26 Mayıs 2011 Perşembe

2007'de Neredeydin RTE?




RTE: Bursa'ya verilen cezalar çok ağır oldu.

Tahkim Kurulu: Tarafsız sahada 5 maç seyircisiz oynama cezasının 3 maça indirilmesine, PFDK'nın verdiği tarafsız sahada 1 maç seyircisiz oynama cezasının kaldırılmasına karar verilmiştir...

Biryerlerden tanıdık geliyor değil mi?Hani Trabzon'da Fenerli misafirlerin mağdur(!) olmaları,bunun üzerine Fenerbahçe'nin cezasının kalkması,Özkan Sümer'in istifası v.s.

İnsan sormadan edemiyor; madem mağduriyetler konusunda çok hassasın da, 2007'de Trabzonspor-Sivasspor maçından sonra neredeydin RTE?

İsmet Özel - "Küçük İbo Neden Trabzonsporlu?"

     İsmet Özel; ünlü şair ve edebiyatçı. Kendisini sporla ilgili bu bloga taşımamın sebebi, bir Adıyamanlı olmam hasebiyle yıllardır bana sorulan "Neden Trabzonspor?" sorusuna felsefi ve futbolla ilgilenmeyen insanların dahi ilgisini çekecek bir yazıyla cevap vermesidir.

     Yazıya az önce BMN Forumlarında rastladım. İsmet Özel Trabzonsporlu mudur bilmiyorum ama "Nasıl şimdiye kadar okumamışım ben bu yazıyı" diye beni kendimden utandıracak kadar güzel bir yazı yazmış. Biraz geç de olsa "kalemine sağlık" diyelim ve yazısına geçelim:

İsmet Özel - "Küçük İbo Neden Trabzonsporlu?"

Başlıktaki soruya cevap vermeden önce birisi bana şu soruyu sormalı: MGK kararlarıyla ilgilenmek dururken neden magazin konularına dalıyorsun? Ben de şöyle cevap vermeliyim: Nasıl olsa MGK kararlarının gereği hakkıyla yerine getirilecektir; ama şu var ki sizin magazin konusu dediğiniz hususta bir zihin açıklığı sağlanmadıkça ve o konuyu içine alan ruh durumunun istikameti anlaşılmadıkça gereğinin yerine getirilmesi söz konusu olan MGK kararlarındaki "yer" kavramını ülkemizin ikbali ve istikbali bakımından gayri muayyen kılınmış vasıflarından arındırmak mümkün olamayacaktır, (Üf! Ne lâflar ediyorum!)

Küçük İbo'nun Trabzonspor taraftarı oluşunu, onun arabesk söylemeyi terk etmeyeceğine ve Türkçe'yi Urfa şivesiyle konuşmaktan vazgeçmeyeceğine dair beyanlarından ayrı değerlendirmek anlamsızdır. Anlam Türkiye topraklarında binlerce yıl süresince oluşmuş ortodoksinin (sünnî tavrın) hayat belirtilerinde gizlidir. Bizans, Osmanlı ve Cumhuriyet dönemlerinde toplumun yüksek tabakasına iktidar bahşeden kültürel eksantrik eklektizm karşısında otantik inisyatifte ısrar bugün Küçük İbo'nun şahsında bir dışa vurma biçimi arıyor.

Trabzonspor taşralı olmaktan gelen ezikliğin, merkez karşı¬sında ikinci derecede veya gölgede bırakılmış olmaktan sıyrılmak isteyen kompleksli yaranma tutumunun değil, otantik inisyatifin sembolüdür. Trabzonspor'la birlikte desteklenen şey ihmale uğramışların başarıya olan özlemleri değil, kendilerinde cevher bulunduğuna inananların inisyatifi elden bırakmama kararlılığıdır. Küçük İbo bunu "Kümeye de düşse (Küme düşse de demek istiyor) sapına kadar Trabzonsporlu" kalacağını söyleyerek dile getiriyor.

Çocukluktan henüz çıkma aşamasında bulunan bir Urfalı'nın Trabzonspor taraftan olmasını tesadüfi bir olay sanmayınız. Türkiye topraklarında bazı yöreler, bazı vilâyetler var ki bunlar ülke insanlarına özgü kültürel bütünlüğün dinamosu işlevi görür. Benim tespitlerime göre bunlar: Urfa, Trabzon, Konya, Balıkesir vilâyetleridir. Bu vilâyetler Anadolu topraklarının şimdiye kadar uğradığı sarsıntılar sırasında yeniden derlenip toparlanmayı temin edecek gücün doğmasını beklemektense felâket karşısında kendi gücünü harekete geçirmek üzere duruma derhal el koymanın ruhî kabiliyetini aralıksız hazır bulundurdular. Bu vilâyetlerin yerli (ve yerlileşmiş) insanları ülke bütünlüğünün değerini kendi bütünlükleriyle eş tuttukları için mahallî özelliklerini kaybettikleri taktirde Türkiye'nin kimlik kaybı hususunda uğrayacağı zararın ne kadar büyük olduğuna dair derin bir bilinç taşıdılar. Mahallî özelliklerine sahip çıkma (hemşehrilik vs.) bakımından benim yukarıda saydığım dört vilâyeti geride bırakacak bir çok yöre zikredilebilir. Fakat benim andığım vilâyetlerin mahallî özelliklerinin eksenini "otantik inisyatif" teşkil ediyor. Bu bakımdan Urfa, Trabzon, Konya, Balıkesir vilâyetlerini Türkiye'nin hayırlı bir gelecek arayışında hazır maya saymalıdır.

30.04.1997 Yeni Şafak

 

25 Mayıs 2011 Çarşamba

Selçuk İnan'a Dair


2005-2006 sezonunda Ferhat Çökmüş'ün son dakikalarda attığı golle 2-1 kazandığımız Manisaspor maçı akşamında görmüştüm seni ilk kez. Hatta o maçta Manisaspor'un golünü de sen atmıştın. Yemeğe gelmiştin Arda'yla beraber arkadaşımın dükkanına. Tanıştıktan sonra muhabbet ederken o dönem çok ta iyi durumda olmayan Trabzonspor için "Hayatta gelmem Trabzon'a, futbolcu öğütme fabrikası orası" diyordun.

Hayat ne garip..O cümlenden yaklaşık 2 sene sonra Ersun Yanal'ın Trabzonspor'un başına geçmesiyle ilk transfer ettiği oyunculardan biri sen oluyordun. Sezon öncesi kampa geliyorduk sizi ziyarete.Hani şu Colman'ın "Trabzon Gerede'ye yakın mı ?" diye sorduğu kamp. Gördüğün ilgiden gözlerinin içi gülüyordu, çok mutluydun.

"İçime doğuyor,bugün gol atacaksın ve kazanacağız" yazıp sana yollamamın üzerinden 5 saat geçmeden top Ankaraspor'un ağlarında,sense kamptakinden bile daha mutlu bir halde Ersun Hoca'nın kucağındaydın. Herşey çok güzel başlamıştı. 

Sonrasında ilk 2 sene inişli çıkışlı bir grafiğin oldu ama takımın daima vazgeçilmeziydin. 2010-2011 sezonuna gelindiğindeyse takımın gözbebeği,yeri doldurulamayacak tek adamıydın artık.. Hem de moda tabirle takımın  "adam gibi adam"ıydın. Öyle ki kimse sana toz kondurmaya kıyamaz hale gelmişti. Sözleşmenin sene sonunda biteceğine dair haberler çıkmaya başladığında herkesin içi rahattı. Zira biliyorduk ki yönetim sana hakettiğini verir,sen de sorun çıkarmazsın...

Görüşmeler başlama aşamasındayken önce "Başkanlık seçimi geçsin, Sadri Şener seçilirse ben de imzalarım" dedin. İnandık.

Sonra "Takım şampiyonluk yarışında,tek düşüncem şampiyonluk. Görüşmeleri sezon sonuna bıraktım. Gidersem Avrupa'ya giderim, Türkiye'de Trabzonspor'dan başka takımda oynamam" dedin. İnandık.

Sonra "Avrupa'dan teklifler var, onlarla görüşeyim,Milli Maçtan sonra karar vereceğim" dedin. İnandık..Ve Sadri Şener'le görüşeceksin, bir şekilde en azından 1 yıl daha kalacaksın diye bekledik. Haftalardır "Galatasaray-Fenerbahçe-Beşiktaş" haberleri çıktı. İnanmadık, sana toz konduramadık, "Selçuk yapmaz" dedik.

Ve bu akşam haberi aldık.. İnanamadık...

Ya biz çok safmışız Selçuk, ya da ... Ya da sen çok profesyonel(!)

18 Mayıs 2011 Çarşamba

Haberiniz Var mı?


Ey Zokora ve Romariç'i transfer etmeye çalışan Trabzonspor yönetimi; 2 yılda bir çift senelerde düzenlenen Afrika Uluslar Kupası'nın 2013 yılından itibaren tek yıllara kaydırılacağını, dolayısıyla hem 2012 hem de 2013 Ocak aylarında Afrika Uluslar Kupası oynanacağını, transfer etmeye çalıştığınız Zokora ve Romariç'in oynadıkları Fildişi Sahilleri Milli Takımı'nın son 3 turnuvanın ikisinde yarı finale kadar yükseldiğini, bunun da futbolcudan 1 ay mahrum kalmak anlamına geldiğini,

Biliyor musunuz acaba? Ya da hiç araştırma ihtiyacı hissettiniz mi?

*Romariç konusunda net bir bilgi olmasa da Zokora için görüşüldüğünü Sadri Şener bizzat doğruladı...